SİNEMANIN 100. YILI

İstanbul Collection Clup olarak her ay Taksim Hill Otel'de yemekte buluşuyoruz. Bu yemeğin teması Sinemanın 100. yılıydı. Değerli beyefendi sanatçılarımız Ediz Hun ve İzzet Günay anılarıyla bizlere neşeli dakikalar yaşattılar. Yapımcı Aram Gülyüz Sinemanın gelişimini anılarıyla anlattı.

24 KASIM

24 kasım Öğretmenler günü nedeniyle üreten öğretmen arkadaşlara Valilik ödül vererek onurlandırdı. Bu arada bana da basına hizmetlerimden dolayı ödüle layık görmüşler sağ olsunlar. Erkan Turan ile benim ödülüm  mahalli sanatçı Cemil Kaya konserinde, TV programında, Sayın Valimiz Yavuz Selim Köşger tarafından  takdim edildi.  Konuşma yaptığım sırada kalbim sıkıştı zorla cümlelerimi söyleyebildim ve müthiş alkış aldık. Bu alkışlar bana değil aslında büyük Atatürk içindi. Şöyle konuştum:
"Çağın dili sanat, öğretmeni sanatçı sizler önemlisiniz" Cemil Kaya , sanatçı arkadaşıyla birlikte elimi öptüler.
Sonra; "Hz. Ali bir harf öğretenin kulu kölesi olurum diyor doğru ama bir ülkeye, hem de Sinop'ta ilk alfabeyi öğreten dünyada -Başöğretmen -lakaplı tek lider Atatürk için alkış istiyorum. O olmasaydı ben bugün burada olmayacaktım . Alkışlardan ve heyecandan kalbim duracak gibiydi. Devam ederek Atatürk'ün şiirini okudum:
"Hakikat Nerde?
Türk bir milletin adı değildir,
Türk, bütün adamların birliğidir.
Ey birbirine diş bileyen yığınlar, Ey yığın yığın insan gafletleri...
Yırtılsın gözlerdeki perde,
Hakikat Nerde?
Henüz bu toplumun kalbinden Atatürk'ün silinmediğini gördüm...

WIMBLEDON-TENİS TURNUVALARI 2014

Her yıl  Wimbledon Tenis Turnuvalarının yapıldığı parklara yürüyorum. Dünyanın en prestijli yarışmaları ve zengin sporu. Pekçok İngiliz buralara gelemiyor. Biletler önceden alınıyor ve çok pahallı. Fakat medeni ülkede herkese imkan tanınıyor. Küçük kortları izleme şansınız oluyor.
Hava o kadar güzeldi ki, evden çıktım, temiz, yemyeşil, düzenli sokakları büyük bir zevkle yürüdüm on dakika sonra kortlara geldim. Türkiye'ye dönmeden bir kez daha  bu muhteşem atmosferi solumak istedim. Biletimi aldım, içeri girdim, küçük kortlardaki yarışmaları izledim, kafelere takıldım, alışveriş mekanlarını dolaştım. Son olarak başımı Central Court'a çevirdim, TV'de gördüğümüz o muhteşem balkona baktım ne hoş hayat diye içimden geçirdim. Acaba buradan seyretmek nasıl olur diye aklımdan geçti. Tam kapıya geldim çıkıyorum, şapkalı çok zarif bir hanım elime 2 bilet uzattı ve hızla çıkıp gitti. Belliki işi çıktı sonuna kadar izleyemedi. Gözlerime inanamadım hemen yetkiliye sordum. Central Court bileti izleyebilirsiniz ünlü Rus tenisçi oynuyor demez mi? Sanki talih kuşu avcumun içine konmuştu. Nasıl bir mutlulukla sıraya girdim  ve oyunu izledim anlatamam..Bazen mucizeler olabiliyor hayatta. Hiç ümidinizi yitirmemek lazım.

BÜYÜKELÇİLİKTE

Londra'nın en meşhur semtlerinden olan SW1 bölgesinde Türk Büyükelçiliği çok güzel bir binada hizmet veriyor.
Ayrıca Büyükelçilik rezidansı ise yine ünlü bir caddede, Picadlly yakınında Regent Str. te bulunuyor. Türkiye'ye gurur verecek kadar şık ve güzel bir bina.
Londra’da görevli çok sayıda Büyükelçilik ve Başkonsolosluk çalışanları, yabancı misyon temsilcileri, Türk Sivil Toplum Kuruluşlarının başkanları ile sanatçılar, akademisyenler ve basın mensuplarının katıldığı Büyükelçi'in göreve veda yemeğindeyiz.
Londra'nın ünlü restoranı SOFRA-Özer grubunun hazırladığı Türk yemekleri ve sunumları ortama yakışır nitelikteydi.
İnsan ülkesiyle gurur duyuyor.

YEŞİL CENNETİ

Kültürel ve sanatsal etkinliklerin bitip tükenmediği bir şehir Londra. İnsana yaşam sevinci veriyor, yaşama anlam katıyor her an mutlu hissetmek için pek çok sebep bulunuyor.
Londra'nın gözbebekleri muhteşem parkları. Bu parklarda her an bir etkinliğe şahit olabilir ve güzel zaman geçirebilirsiniz.
Londra'nın en popüler ulaşım araçlarının başında bisikletler geliyor. Tüm Avrupa ulaşımda bisiklet kullanıyor. Bu defa Paris-Londra bisiklet yarışlarına rast geldim. Hayat coşkusu, kibarlık, zerafet, anlayış, saygı hepsi birlikte işte medeniyet. İnsanın ruhunu besleyen bir ortam.
Havası da insanları kadar kibar ve nazik. Hertürlü hava koşullarında tüm etkinlikler yapılıyor.

Oğlum antika arabasıyla antika araba sergisinde..Ihlamurlar altında devasa parklarda Wimbledon Commun parkta. See London by bike yarışmasında Green Park Corner da dev ekranlarda seyrediyoruz. 2bin yıllık başkent olan Londra yılın oniki ayı  hareketliliğini sürdürmeyi başarıyor.

ANTEP-URFA GEZİSİ-2014

    

"BİLENLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU" diyor peygamberimiz..
Antep-Zeugma ve Urfa-Harran-Soğmatar Antik kentine yaptığımız gezi müthiş güzeldi. Harran ovasına, Zeugma Mozaiklerine resmen aşık olduk. Fırat ve Diclenin turkuaz rengi coşkun akan sularına, Harran ovasının güneşine, Mezopotamya'nın asırlardır gelen bereketine adeta vurulduk. Harran aşığı Prof.Dr. Nezih Başgelen'in muhteşem anlatımıyla bir kat daha değer kazanan bu gezi ülke topraklarımızı sevmek için ne kadar çok nedenimiz olduğunu gösteriyordu. Tarih, bereket, hayat fışkırıyor bu bölgeden..

Klause Schmit kazı alanında bilgi verdi.15 bin yıllık tarih...

Hasankeyf bir başka alem..Bir kıyısı Marmaris, karşı kıyısı Norveç fiyordları. Öylesine bir cennet ülkede yaşıyoruz ki..Herkesin gözü bu topraklarda..
Balıklı göl, Mağara evler, kurutulmuş lezzetli gıdalar, bir zenginlik görmeyin..
"Vatan sevgisi imandandır." Hz.Muhammed
"Vatan sevgisi kadar büyük mükafat yoktur." K. Atatürk
İki Mustafa'ya dikkat etmek lazım.

"SÖZ MECLİSTEN İÇERİ"

Ankara Ekin Tiyatrosu 25. yılını iki yeni oyunla kutluyor."İntifada" adlı oyunla Filistin-İsrail gerçeği ve buradaki insanlık tradejisine parmak basarken,
"Söz Meclisten İçeri" adlı oyunla da bugünden düne, dünden bugüne ülkemizin yaşadıklarını Uğur Mumcu ışığıyla ameliyat masasına yatırıyor.
Son yıllarda ağlanacak halimize hiç bu kadar katıla katıla gülmemiştim. İnanılmaz harika bir oyun çıkardılar.
"Söz Meclisten İçeri"'nin yaratıcı ekibine, müzisyeninden, yönetmenine, tasarımcısından oyuncusuna kadar hepsine sevgi, selam ve hayranlığımı söylemek istiyorum.
İstanbul'u böyle bir tiyatroyla Fulya Sanat Galerisinde buluşturan önce yeni  Belediye Başkanımız Av. Murat Hazinedar beyefendiye ve  Sinop'lu hemşehrimiz  Rıfat Örnek'e çok teşekkür ediyoruz.

RUS KIZILORDU KOROSU

Cemal Reşit Rey Konser Salonu, 26.01.2014 tarihinde Aleksandrov Rus Kızılordu Korosu ve Dans Topluluğuna ev sahipliği yaptı. 1928 yılında Kızılordu Merkez Evi'nde kurulan orkestra ve dansçılardan oluşan dünyanın en büyük ordu korosu olma ünvanına sahip.

Koro başta Sovyet halk şarkıları olmak üzere 150 şarkı söylüyor. Gittikleri her ülkenin dilinde o ülkeye ait seçtikleri eserleri seslendiriyorlar.

Programın birinci şarkısı; Ceddin deden, neslin baban..
9. şarkısı; Çanakkale İçinde..barkavizyon gösterileri eşliğinde muhteşem seslendirdiler. Bizi bize bizden iyi anlattılar.
11. şarkı; Ay Akşamdan Işıktır...
16. şarkı; Bu Hayat Çekilmez...
19.şarkı; Onuncu Yıl Marşıydı. Harikaydı..

Son parçaları kendi dillerinden Podmoskovnıye Veçera tüm konser sanatçılarıyla birlikte söylendi ve müthiş bir enerjiyle perdeler kapandı.

Müzik ruhun gıdası, barışın dili....

ANISH KAPOOR

Çağdaş sanatın efsane ismi Anish  Kapoor, Türkiyedeki ilk kişisel sergisini şimdiye kadar sergilenmemiş eserlerinin de yer aldığı bir seçkiyle Sabancı Müzesinde gerçekleştirdi.
Taşın biçim alması, sanki o taşa bir el hiç dokunmamış gibi devasa  mermer taşlardan oluşan, toplam ağırlıkları 100 tonu bulan eserleri,  soyut sanatı mimari, mühendislik ve teknolojiyle buluşturuyordu.
Amerika Şikago'da meydanda "been-fasulye" denilen müthiş bir heykel sergileniyor ve bu eser Anish Kapoor'un.